SURET
Allah türeyenlerin her bir türünde kamil bir tür yaratmıştır. Madenlerde ortaya çıkan en kamil suret altın olmuşken bitkilerde vakvak ağacı, hayvanda insan olmuştur.
Allah her iki tür arasında ara varlık yaratmıştır. Maden ile bitkiler arasında mercan, bitkiler ile hayvan arasında hurma, hayvan ile insan arasında maymunu yaratmış, yaratmış olduğu her surete kendinden bir ruh üflemiş, o şey hayat bulmuştur.
Allah her türe o türün kendisine göre tanınmış, her tür üzerinde yaratılmış olduğu durumla Hakkı tanımıştır.
Öyleyse her suret Hakkı kendi suretinde görmüştür. Suretler ise – hepsi bir nefsten yaratılmış olsalar bile – farklı mizaçlardadır.
Fütuhat , c13,s355 – Muhyiddin İbn Arabi (k.s.)
En iyisi; insanın teslim olması, Hakka teslim olmayı dilemesi ve sırf nefsiyle meşgul olması, onu bulunduğu mertebeden daha iyi bir mertebeye yükseltmeye çalışmasıdır. İşte varlığın hakikatlerine ulaşmış said mutlu insan budur.
{ Muhyiddin İbn Arabi (ks) }
Allah’ın nimetlerine karşı nefisten daha kafiri (nankör) yoktur.
İnsana en yakın şey ise nefs’idir. Dolayısıyla nefisle cihat,
düşmanla cihattan daha büyük bir iştir. Çünkü insan kendi nefsiyle cihat etmedikten sonra, düşmanla cihada çıkamaz. Düşmanla cihat gösteriş, duyurmak ve kahramanlık güdüsüyle yapılabilir. Nefisle cihat ise, ameller içinde oruç gibi, sadece Allah’ın bilebileceği gizli bir iştir.
{ Muhyiddin İbn Arabi (ks) }