ŞEYH-İ EKBER İBN-İ ARABİ VASİYET VE NASİHATLARI

ŞEYH-İ EKBER İBN-İ ARABİ VASİYET VE NASİHATLARI

Muhiddin-i Arabî buyuruyor:

Esnemek şeytandandır.
Onu kes ve esnerken ses çıkarma!
O ses şeytan sesidir.
Namaz içinde aksırmak da şeytandandır.
Amma namaz haricindeki aksırmak nimettir.
Binaenaleyh hamd lâzımdır.
Falcılık ve faydasız oyunlar, eşyanın hareketlerinden kötü mânalar çıkarmak, meselâ baykuş öttü, tavşan geçti. . . Gibi şeyler, müslümanlıkla bağdaşmaz.
Câmi’ye tükürme!
Cami duvarına, kıbleye karşı da tükürme!
Kıbleye karşı ve kıbleye arka çevirerek abdest bozmak da caiz değildir.
Yemek yemezden evvel ellerini yıka!
Yemek yedikten sonra hem ellerini hem de ağzını yıka! . .
Hizmetçilere ağır işler emretme!
Eğer yapılacak iş ağır ise, onlara yardım et!
Çünkü onlar da senin gibi insandır.
Yemeklerine, elbiselerine iyi bak!. .
Bir eve gelirsen üç defa izin iste!
Kapı arasından içeriye bakma!
Eğer izin çıkmazsa dön ve darılma! . .
Yetmiş bin Kelime-i Tevhid okumak sûretiyle nefsini Cehennemden azat ettir!

Şeyh Ebu Rebi der ki:
“Bir sofrada yemek yiyecektik.
Benim de okunmuş yetmiş bin tehlil’im (La İlahe İllallah) vardı.
Hiç bir yere de bağışlamamıştım.
Bizim soframızda genç, salih bir delikanlı da vardı.
Keşfi açıktı.
Elini yemeğe sundu ve ağlamağa başladı.
Ne oldu dediler.
Dedi ki:
“İşte cehennem, anamı da cehennemde görüyorum.”
Yemedi ve mütemadiyen ağlıyordu.”
Şeyh Ebu Rebi der ki:
“İçimden şöyle niyaz ettim.
“ALLAH’ım, biliyorsun ki benim okunmuş yetmiş bin tehlilim var. Bunu bu çocuğun annesinin Cehennemden kurtarılması için ruhuna bağışladım.”
Bunları hep gizli ve kalbimle söyledim.
Çocuk birden ağlamayı bıraktı.
Gülerek “El Hamdülillah anamı cehennemden çıkardılar” dedi ve bizimle yemek yemeye başladı.”
Ebu Rebi der ki:
“Bu vakıa bana iki şeyi billdirdi. Biri, bu yetmiş bin Tehlil’e dair rivâyet edilen Hadis-i Şerifin sahih olduğu, diğeri de o gencin keşfinin sahih olduğudur.”

Tehlil okumanın târifi:
Abdestli kıbleye müteveccih oturup:
25 Estagfirullah,
l kerre Fatiha-i şerife,
3 aded İhlâs-ı şerif,
3 adet selâvat-ı şerife.
Okuyup, Resûl-ü Ekrem Sâllâüahu aleyhi vesellem efendimizin Ruh-u şeriflerine hediye etmeli.
“LÂ İLÂHE İLLALLAH” hı dürüst okumalı.
“L” yi semâlara doğru çekmeli.
“İLÂHE” yi sağ taraftan alıp sol memenin altındaki kalbe “İLLALLAH” hı indirmeli.
Her yüz âdedinde bir kere “MUHAMMED ‘ EN  RESÛLULLAH” ve “İLÂHİ ENTE MAKSUDİ VE RIZAKE MATLUBİ” demeli.
ALLAH’ım maksadım sensin ve senin rızan da arzumdur.
Günde ne kadar çekersen onları belleyip yetmiş bin olunca bir hatim olmuştur.
Onu istediği yere bağışlar, isterse kendinde bırakır. . .

İki kişi arasındaki husumeti ve gerginliği ıslaha çalış!
“Düşmanlar barışmak isterlerse, sen de onlara yanaş!” emri var. Artık düşün gâvurlarla barışmayı emreden ALLAH, nıüslümanlar arasındaki dargınlıkları gidermek için çalışan ve müslümanlar arasını barıştıranları büyük mükâfatlarla taltif buyuracağı muhakkaktır değil mi?
Sakın ha; iki kişinin arasını bozma!
Bu hâl Dini yıkar.
Bedeninin sıhhatini ve boş zamanlarını ganimet bil!
Bunları ALLAH’ın razı olacağı işlerde kullan!
Bunlar gafletle boş yere harcanırsa aleyhine hüccet olur.
Âhirette hasmın ALLAH olmamasına dikkat et!
Eğer hasmın ALLAH olursa mahvolursun!

Her sabah yüz defa:

“SÜBHAN ALLAHÎ VE BİHAMDİHİ SUBHAN ALLAHİ’L-AZÎM” de! Günah bırakmaz…

MUHİDDİN ARABÎ Hz. NASİHATLARI (Abdullah Toprak – Münir Derman)