AŞK

AŞK ateştir! Eritir; Kavuşturur; Bütünleştirir; Bir’leştirir.

Sevgi dolu insanın yüzündeki güzelliği sizi çekiyorsa, o çekim güzellik ötesi sevgiden gelir.

Kavgası olmayanın yaşamıdır huzur. Huzurun dışa vurumu ise yüzdeki güzellik ve dinginliktir. Onlarla oturmak ise mutluluk yaşatır.

Yanında huzur ve mutluluk duyduğunuz insanlar varsa onlara nankörlük etmeyip hâllerini paylaşmaya çalışın ki size de yansısın yaşam değerleri.

Sevdiğinizin gerçekliği asla gördüğünüz sûret değil, ondan algıladığınız mânâdır. Gördüğünüz değişse de sevginiz değişmez. Sevgi sûretsizdir.

Gerçekte, nefret ettiğin de, sevip bütünleşmek istediğin de hep o olmaz mı? Sevdiğin için yaptıkların kimin için yapılmış oluyor bu durumda?

Yerlere göklere “isteyerek veya istemeyerek kulluk edin” âyeti topraktan havadan mı söz ediyor, şuur ve bedenlerden mi? Her an kimle muhatapsın?

İnsanlar sevgiyle kucakladığında gözlerinden yaş geliyorsa, yolculuk sanma uzak, Anla Artık!
Kalpleri uyandıran ses ve söz, ilâhî sesleniştir. ‎Allah uyandırmak istediklerine o sesi duyurur, gönlüne o sözü nakşeder, diline dolar!

Seni senden alan, aslını hatırlatan, kavuşma iştiyakı ile Aşk ateşinde yakan sesleniş rabbinden hediyedir. Ne mutlu seslenişi değerlendirene!

İlim Allah’a yürütür, Aşk o’nu yaşatır!

Allah âlemleri ilimle yaratmış, Aşk olarak bütünlüğü, birliği oluşturmuştur. Çünkü el vedud!

Aşk şarabının pınarı kalbinden kaynamamışsa, ne gerçek sarhoşluğu bilirsin, ne de sevdiğinin kim olduğunu!

İlim benliğini ve dünyasını tanıtır. Aşk ise benliğini eriterek Allah’a erdirir.

 

AHMED HULUSİ